Mehmet UZEL (KAYSERİ İGFA)
Dört gün sonra başlayacak olan yeni taban fiyatı belirleme çalışmaları öncesinde Genel Lider Yunus Değirmenci, minimum fiyat artışına yönelik yazılı bir açıklama yaptı. “Türkiye gerçeği ve geçim şartlarını göz önüne alan bir minimum fiyat belirlenmesini istiyoruz” diyen Değirmenci, “Asgari fiyatta kaşık-kepçe kısır döngüsü bitmeden sorun çözülemez. Kaşıkla verilmesi olası olan minimum fiyat artırımını, her türlü mal ve hizmete gelecek fahiş artırımlarla, vergi artışları yaparak kepçeyle almak, çalışanları yine çaresizlik kuyusuna atmak demektir. Bu nedenle bu döngü aksine çevrilmeli, bu sefer çalışanlara kepçeyle verilmelidir. Aksi takdirde bizim nazarımızda taban fiyata yapılacak her artırım, anlamsızdır, kararsızdır, bir aldatmacadır” tabirlerini kullandı.
Özellikle pandemiden bu yana işçilerin geçim kasvetiyle boğuştuğunu, beslenme, barınma, eğitim, ısınma, ulaşım ve sıhhat üzere masraflara yapılan artırımlar nedeniyle minimum geçim standardının altında bir ömür sürdüğünü söz eden Değirmenci, “Asgari fiyat belirlenirken, adeta tek bir kişinin geçim şartları göz önüne alınıyor. Hâlbuki bu minimum fiyatla aileler geçiniyor, bu taban fiyatla meskene ekmek götürülüyor. Bu nedenle minimum fiyat artışında dört kişilik bir ailenin geçim şartları baz alınmalı, mutfaktaki yangın, market raflarındaki alevler söndürülmelidir.” diyerek yapılan fahiş artırımların durdurulması gerektiğine dikkat çekti.
“İŞLETMELER ELİ TETİKTE BEKLİYOR”
Değirmenci açıklamasını şöyle sürdürdü: “Ürün ve mal üreten birçok işletme, adeta eli tetikte bekliyor. Taban fiyata artırım yapılır yapılmaz, eser ve hizmetlerine çabucak artırım yapacak. Bu bir kısır döngüdür. Devletimiz, hükümetimiz bu can sıkıcı döngünün önüne geçmelidir. Taban fiyatlı milyonlarca çalışan, maaşına yapılan artırıma, eser ve hizmetlere yapılan fahiş artırımlar nedeniyle sevinemez olmuştur. Formül muhakkaktır, çıkış yolu açıktır. ‘Asgari fiyata âlâ bir artırım yap, fahiş artırımlara dur de. Enflasyon canavarının başı ezildiğinde yılda bir sefer yapılmasında bir sakınca yoktur. Lakin Ocak ayında taban fiyata yapılacak olan artırım, şubat ayını görmeden eriyor. Bu nedenle ikinci bir artırım gereksinimi ortaya çıkıyor. Bu erimenin önüne geçmeden, yılda tek bir taban fiyat artırımı, işleri daha da karmaşık hale getirecektir.”
“ASGARİ FİYAT ARTIRIMI, BAŞKA ÇALIŞANLARI DA ETKİLEMEKTEDİR”
“Asgari fiyata yapılacak olan artış, fabrikalarda alınteri akıtan lakin minimum fiyatın biraz üzerinde çalışan milyonlarca çalışanı da etkilemektedir. Taban ücretliye verilmeyen her oran, öbür milyonlarca çalışana da verilmeyecek manasına gelmektedir. Bu nedenle adeta geçim fiyatına dönüşen taban fiyata, vatandaşın geçim şartları göz önüne alınarak kâfi ölçüde artırım yapılmalıdır.”
“ASGARİ FİYAT TESPİT KURULUNUN YAPISI DEĞİŞTİRİLMELİDİR”
Asgari Fiyat Tespit Komitesi, milyonlarca minimum ücretlinin yalnızca bir kısmını temsil etmektedir. Bu komitenin yapısını revize etmenin de vakti gelmiştir. Emekçilerin tamamı temsil edecek bir kurul yapısının ortaya konulması gerekmektedir. Türkiye’nin en büyük toplu iş mukavelesi niteliği taşıyan taban fiyat görüşmelerine yalnızca bir emekçi konfederasyonu katılmaktadır. O konfederasyon da her söylediğini ucu açık söz ederek, yanlış anlaşılmalara neden olacak açıklamalar yapmakta, daima yalanlamalar, düzeltmelerle minimum fiyat sürecini baltalamaktadır. Bu nedenle kurulun yapısının yine düzenlenmesini istiyor ve bekliyoruz.”